1.
GÖZ
Işık yardımı ile görmemizi sağlar. Gözümüzü
dış etkenlerden korumamız gerekir, çünkü gözümüz çok hassas bir organdır. Gözümüzü
dış etkenlerden koruyan yapılar şunlardır.
Kaş; Alnımızdan gözümüze süzülen terlerin
gözümüze ulaşmasını engeller.
Kirpikler; Toz gibi maddelerin gözümüze girmesini
engeller.
Göz Kapağı; Açılıp kapanarak gözyaşının oluşmasını,
gözün temizlenmesini ve nemlenmesini sağlar. Tehlike anında kapanarak gözümüzün
zarar görmesini engeller.
Gözyaşı Bezleri; Gözyaşı üreterek gözümüze giren mikropları
öldürerek dışarı atmamıza yardımcı olur.
Gözün Kısımları
Gözümüz dıştan içe doğru; Sert Tabaka, Damar Tabaka ve Ağ Tabaka (
retina ) olmak üzere 3 kısımdan meydana gelir.
1.
Sert Tabaka
v Gözü dıştan sarar ve korur.
v Saydamlaşarak Korneayı oluşturur. Kornea ışığın ilk kırıldığı yerdir.
2.
Damar Tabaka
v Gözün beslenmesini sağlar.
v Gözün renkli kısmı olan İrisi oluşturur.
v İrisin ortasındaki kısma Göz Bebeği denir. Göz bebeğine çok ışıklı ortamda küçülür, az ışıklı
ortamda ise büyür.
v İrisin arkasında ışığı tekrar kıran Göz Merceği bulunur. Göz merceği gelen
ışınları kırarak ağ tabakaya düşürür.
3.
Ağ Tabaka ( Retina )
v Gözün en iç tabakasıdır.
v Işığa duyarlı almaçlar bulundurur.
v Ağ tabaka üzerinde görüntü Sarı Leke de oluşur.
v Görme sinirlerinin birleşerek gözden çıktığı
kısma Kör Nokta denir. Kör noktada
görüntü oluşmaz.
Görüntünün
Oluşumu
v Cisimlerden yansıyan ışınlar saydam tabakaya
(korneaya) gelir ve burada kırılır.
v Kırılan ışınlar gözbebeğine gelir ve göz
merceğine geçer.
v Göz merceğinde ışınlar tekrar kırılır ve sarı
lekeye düşer.
v Görüntü sarı lekeye ters düşer.
v Görüntü duyu almaçları tarafından alınır ve
duyu sinirlerine aktarılır.
v Görme sinirleri ile ters görüntü beynimizin
merkezine iletilir ve ters olan görüntü düz olarak algılanır.
GÖZ KUSURLARI
Gözümüzün bazı kısımları çeşitli
nedenlerden dolayı görevini yerine getirememektedir. Yerine getiremediği bu
durumlara göz kusuru denir. Gözümüzde
görülen göz kusurlarından bazıları şunlardır.
1.
Miyopluk
Ø Merceğin kırıcılık indisinin artması sonucu
oluşur.
Ø Görüntü sarı lekenin önüne düşer.
Ø Yakını net görürler, uzağı ise bulanık
görürler.
Ø Kalın kenarlı mercek ile tedavi edilir.
2.
Hipermetropluk
Ø Merceğin kırıcılık indisinin azalması sonucu
oluşur.
Ø Görüntü sarı lekenin arkasına düşer.
Ø Uzağı net görürler, yakını ise bulanık
görürler.
Ø İnce kenarlı mercek ile tedavi edilir.
3.
Astigmatizm
Ø Merceğin yüzeyinin pürüzlü olmasından oluşur.
Ø Görüntü sarı lekede dağınık şekilde oluşur.
Ø Cisimler bulanık olarak görülür.
Ø Silindirik mercek ile tedavi edilir.
4.
Renk Körlüğü (Daltonizm)
Ø Kırmızı ve yeşil rengi ayırt edemezler.
Ø Kalıtsal bir hastalıktır.
Ø Tedavisi yoktur.
5.
Şaşılık
Ø Göz kaslarının uyumsuz çalışması sonucu
oluşur.
Ø Gözler farklı yönlere bakar.
Ø Ameliyat ile tedavi edilir.
6.
Katarakt
Ø Göz merceğinin saydamlığını kaybetmesi sonucu
oluşur.
Ø Görüntü sarı lekeye düşemez.
Ø Göremezler.
Ø Ameliyat ile tedavi edilir.
2. KULAK
Ses sayesinde çevremizi duymamızı
sağlayan organımızdır. Kulak dıştan içe doğru Dış Kulak, Orta Kulak ve İç Kulak
olmak üzere 3 kısımdan oluşur.
1.
Dış Kulak
Ø Kulağın dışarıdan görünen kısmıdır.
Ø Kulak kepçesi, kulak yolu ve kulak zarı bu
kısımda yer alır.
2.
Orta Kulak
Ø Köprü görevini üstlenir.
Ø Vücudumuzdaki en küçük kemikler olan çekiç,
örs ve üzengi burada bulunur.
Ø Östaki borusu ve oval pencere bu kısımda yer
alır.
3.
İç Kulak
Ø Yarım daire kanalları, salyangoz ve işitme
sinirleri burada bulunur.
Duyma Olayı
v Çevreden gelen ses dalgaları kulak kepçesi
tarafından toplanarak kulak yoluna iletilir.
v Kulak yoluna gelen ses dalgaları kulak zarına
iletilir ve kulak zarı titreşir.
v Kulak zarı sırası ile çekiç, örs ve üzengi
kemiklerini titreştirir.
v Titreşimler oval pencereye geçer.
v Oval pencereden geçen titreşimler dalıza,
dalızdan da salyangoza geçer.
v Salyangoza gelen titreşimler almaçlar
tarafından algılanır ve işitme sinirlerine iletilir.
v İşitme sinirleri sesi beyne iletir ve sesler
algılanmış olur.
NOT: Yarım daire kanalları ve östaki borusu
işitmede görev yapmaz. Yarım daire kanalları vücudun
dengesini sağlar. Östaki
borusu ise kulak içi basıncı ayarlar.
İşitme
Bozuklukları
İşitme bozukluğu olan insanlar hiç
duymayabilir veya çok az duyabilirler. İşitme bozukluğu doğuştan olabileceği
gibi sonradan da olabilir.
Kulak
zarı sertleşmesi, iç kulak zedelenmesi, orta kulak kemiklerinin kaynaşması
doğuştan gelen bazı işitme bozukluklarıdır.
Bazen
de çok sese maruz kalındığında işitme bozuklukları meydana gelebilir.
İşitme
bozuklukları olan kişiler işitme cihazı
kullanabilirler. Bu cihaz sadece dışarıdan gelen sesin şiddetini artırır. Kulaktaki
işitme sorununu ortadan kaldırmaz.
3. DİL
v Tat
alma organıdır.
v Konuşmaya
yardımcı olur.
v Yiyeceklerin
yutağa doğru itilmesini sağlar.
Dil üzerinde reseptörlerden oluşan tat tomurcukları vardır.
Tat tomurcukları tatlı tuzlu ekşi ve acı olmak üzere 4 farklı tadı ayırt
edebilirler. Dilimizin ön kısmı tatlı arka kısmı acı ön yanları tuzlu
arka yanları ise ekşi tatları daha iyi hisseder çünkü bu bölgelerde ilgili tadı
algılayacak reseptörler yoğunlaşmıştır.
Tat duyusu kişilere göre değişiklik gösterebilir birine tuzlu
gelen diğerine tuzsuz gelebilir bunun nedeni tat alma duyusunun kalıtsal
olmasıdır. Bazıları da belli tatları hiç alamazlar buna tat körlüğü denir.
NOT: Besin maddelerinin tadının alınabilmesi için
tükürük salgısında çözünmesi gerekir.
4. BURUN
v Koku alma ve solunum organımızdır.
v Burnumuzda bulunan kıllar ve mukus sıvısı havanın
ısıtılmasını, nemlenmesini ve temizlenmesini sağlar.
v Burun boşluğunun duvarları burnun nemli kalmasını
sağlayan mukus salgısını üreten mukoza tabakasıyla kaplıdır.
Burun boşluğunun üst
tarafında koku almaçlarının yoğunlaştığı sarı bölge bulunur.
NOT: Burnumuza gelen kokunun algılanması için mukus
sıvısı içerisinde çözünmesi gerekir.
Burun
hastalıklarından bazıları şunlardır;
Sinüslerin iltihaplanması sonucu sinüzit hastalığı ortaya çıkar. İlaçla
tedavi edilebilir.
Alerjik
bir hastalık olan saman nezlesine
ise polenler neden olur. İlaçlarla ya da aşıyla tedavi edilir.
Çarpma ya da
tansiyonun yükselmesi sonucu burun
kanamaları meydana gelir. Burun kemikleri sıkılmalı, alına buz konulmalı ve
kafa öne doğru eğilmelidir.
5. DERİ
En büyük duyu organımızdır. Vücudumuzu tamamen
örter. Alt derideki duyu almaçları sıcak, soğuk, basınç, sertlik,
yumuşaklık gibi duyuları algılar. Duyu almaçları ile alınan duyular, sinirler
yoluyla beyne iletilir ve burada değerlendirilip algılanır.
v Vücut ısımızı ayarlar.
v Solunum ve boşaltıma yardımcı olur.
v Vücudumuzu dış etkilerden korur.
v
Deri alt ve üst deri olmak üzere 2 tabakadan oluşur.
Üst Deri
v Derinin alt bölümlerini korur.
v Ölü hücrelerden oluşmuştur.
v Bu tabakada kan damarları ve sinirler bulunmaz.
v Deriyi zararlı ışıklardan korur.
v Üst deride derinin rengini belirleyen hücreler
vardır.
Alt Deri
v Kan damarları, kıl kasları, sinirler, ter bezleri,
yağ bezleri, kıl kökleri ve duyu almaçları burada bulunur.
v Canlı hücrelerden oluşur.
v Alt derinin
en altında yağ tabakası bulunur. Yağ tabakası vücudumuzu çarpmalara karşı
korur. Ayrıca vücudumuzun ısı kaybını önler.
v Alt deride bulunan ter bezleri, terleme ile
boşaltıma yardımcı olur.
Mikroorganizmalar,
deri iltihaplanmasına yol açabilir. Alerjik deri
hastalıkları kurdeşen ve egzama oluşabilir.
NOT: Cilt kanserinin teşhisinde dermatoskop kullanılır. Vücutta oluşan benler dermatoskop ile
incelenir.
0 yorum:
Yorum Gönder